Gördüğüm en ayıplı yargı kararı…
Yazarken elim utanıyor elim.
O kadar ahlaksız, o kadar edepsizce bir durum.
Açık söyleyeyim, önce ''Yok canım böyle bir karar olamaz'' dedim ve Fevzi Çakır'a sordum.
Öyle ki, eğer doğru ise bu kararı veren Yargıtay dairesinin toptan lağvedilmesini gerektirecek bir durumdu.
Ve ne yazık ki... Haber doğru idi, böyle bir karar vardı.
Akıl alır gibi değil.
Mersin’de bir o... 4,5 yıl boyunca kendi öz kızına tecavüz ediyor.
Kızı hamile bırakıyor.
Olay ortaya çıkıyor.
Yargılanıyor.
Yerel mahkeme …’na 30 yıl hapis cezası veriyor.
… mahkemeye kızıyla çekilmiş fotoğraflarını sunuyor ve “Rızası vardı” diyor.
Mahkeme haklı olarak, “Baba kızın fotoğrafı delil olmaz. Böyle bir durumda rızadan söz edilemez” diyor.
…’na 30 yıl cezayı çakıyor.
Az ama hiç yoktan iyi.
…’nun avukatları kararı Yargıtay’a taşıyorlar.
Yargıtay’da ilgili daire dosyayı inceliyor.
Baba olacak. …’nun kızıyla samimi fotoğraflarını delil olarak kabul ediyor, bu fotoğraflara dayanarak çocuğun rızası olduğuna karar veriyor ve …’nu tahliye ediyor.
Bakın adam “Böyle bir olay yok, yalan, iftira” falan demiyor.
Rızası vardı diyor ve Yargıtay bunu kabul ediyor.
Ben ömrü hayatımda bundan daha iğrenç bir savunma ve bu savunmayı kabul ederek tahliye eden daha utanç verici bir yargı kararı görmedim.
Eminim bir daha da bu kadarını bir karar görmem.
Acaba muhafazakar iktidarımız bu kararla ilgili ne düşünüyor?
Çünkü Aile Bakanlığımız bu davaya müdahil idi.
Davanın Yargıtay’a taşınıp sanık lehine bozulmasında ve tahliyesinde muhtemelen onların da, istemeden de olsa, payı var.
Kendisi de hukukçu olan Bakan’ın bu kararı öyle veya böyle kabullenemeyeceğini tahmin ediyorum.
Doğrusu merak ediyorum.
Ve bu kararda kimin dahli var ise bildiğim tüm bedduaları ediyorum.